loading

ÜRETER NEDİR?

Üreter,  vücudun iki yanında bulunan böbreklerden mesaneye idrar akışını sağlayan ve yetişkinlerde ortalama 26-28 cm uzunluğunda olan idrar yoluna verilen isimdir. Üreter, böbrekte oluşan idrarı mesaneye taşır ve boşaltımda görev alarak idrarın dışarı atılmasına yardımcı olur.

ÜRETER TAŞI NEDİR?

Vücut fonksiyonlarının yerine getirilmesini sağlayan işlemlerin sonucunda geride kalan atık maddeleri süzen ve idrarı oluşturan organ böbrektir. Üreter ise vücudun iki yanında bulunan böbreklerden mesaneye idrar akışını sağlayan ve yetişkinlerde ortalama 26-28 cm uzunluğunda olan idrar yoluna verilen isimdir. Üreter, böbrekte oluşan idrarı mesaneye taşır ve boşaltımda görev alarak idrarın dışarı atılmasına yardımcı olur. İdrar yolunun bazı noktalarında bulunan ve genellikle böbreklerden gelen taşlar üreter taşı olarak adlandırılır.

Üreter taşları minerallerin kristalize olarak birleşmesi sonucu oluşur. Taşları oluşturan kristaller farklı minerallerden, moleküllerden köken alabilir. Bu bilgiler ışığında üreter taşı nedenleri şu şekilde sıralanabilir:

Kalsiyum: Kalsiyum oksalat kristallerinden oluşan taşlar, en sık görülen üreter taşlarıdır. Yeterince sıvı tüketmemek veya yüksek oranda oksalat içeren gıdalardan (poşet çay, çilek, ıspanak, çikolata) zengin bir diyetle beslenmek, yüksek protein içeren gıdalar tüketmek (kırmızı et) ve kalsiyum takviyesi almak kalsiyum taşı riskini artırır.

Ürik Asit: İdrarın çok asidik olması ürik asit taşı gelişimine zemin hazırlar. Ürik asit taşları erkeklerde ve gut hastası olan kişilerde daha sık görülür.  

Struvit: Kronik idrar yolu enfeksiyonu yaşayanlarda struvit taşı oluşabilir. Bu taşlar özellikle sık sık idrar yolu enfeksiyonu geçiren kadınlarda ortaya çıkar.

Sistin: Genelde çocuklarda görünür. Çocuğun genetik yapısına bakılmalıdır. Sistinüri olarak adlandırılan genetik hastalığı yaşayan kişilerde sistin taşları görülebilir. Sistin bir aminoasittir ve sistinüride böbreklerden idrara sistin kaçağı olur. İdrardaki sistinler zamanla taş oluşturabilir. Sistin taşları, üreter taşları arasında en nadir görülen türlerden biridir. Bazı faktörler, kişide üreter taşı oluşma riskini artırabilir. Bu risk faktörleri şu şekilde sıralanabilir:

Aile Hikayesi: Ebeveynleri ya da kardeşleri üreter taşı sorunu yaşamış kişilerde taş oluşma ihtimali daha yüksektir. 

Dehidrasyon (Yetersiz Sıvı Alımı): Yeterince su içmeyen kişilerde daha az miktarda konsantre bir idrar oluşur. Minerallerin bir araya gelerek kristalize olmaması için idrar hacminin çok olması gerekir. Dolayısıyla sıvı alımı az olan kişilerde üreter taşı gelişme riski artar.

Beslenme: Tuzlu besinler ve hayvansal protein kaynakları üreter taşı oluşumuna katkıda bulunabilir. Ispanak, çay, çikolata, fındık gibi yüksek miktarda oksalat içeren gıdalar da üreter taşı yapabilir.

Bazı İlaçlar: İçerisinde dekonjestan (burun tıkanıklığı giderici), diüretik, steroid, antikonvülsan ilaçların bulunduğu bir grup ilaç; üreter taşı riskini artırır.

Bazı Tıbbi Rahatsızlıklar: İdrar yollarında tıkanıklık, inflamatuar bağırsak hastalığı, gut, hiperparatiroidizm, obezite, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları gibi tıbbi durumlar üreter taşı gelişimine zemin hazırlayabilir.

ÜRETER TAŞI BELİRTİLERİ

Üreter taşlarının en önemli belirtisi ağrıdır. Taşın yerine göre ağrının yeri değişebilir. Genellikle karın ağrısı şeklinde başlar sonra hangi tarafta ise o tarafa doğru kendini belli etmeye başlar. Ağrının karakteri yavaş başlar giderek şiddetlenir ve dayanılmaz bir hal alır sonra giderek yavaşlar ve sonra tekrar aynı şekilde tekrarlar. Bu tip ağrıya kolik ağrı diyoruz.
Tıbbi adı da renal yani böbrek koliğidir. Bunun nedeni üreter borucuklarından geçen idrarı üreterler atmak için kasılır önünde taş olduğu ve idrar geçemediği için daha fazla kasılır ve hem üreter hem de böbrek gerilir.

Bu durumda çok şiddetli ağrıya neden olur. Üreter taşları böbrek taşları gibi sessiz değildir ve genellikle gürültülüdür. Diğer belirtiler ise bulantı, kusma, idrarda kanamadır. İnfeksiyon oluşmuş ise ateş de olabilmektedir.

ÜRETER TAŞI TEDAVİSİ

Üreter taşı düşürmek için aşağıdaki yöntemler kullanılır.
Üreter taşı tedavisi taşların sayısı, boyutları ve yerlerine göre planlanır. Genel olarak 4 mm altındaki taşlar kendiliğinden düşer. Bununla birlikte, özellikle ağrı oluşması durumunda farmakolojik tedavi yöntemlerine de başvurulur.Üreter taşının 4 mm-10 mm arası büyüklükte olduğu durumlarda ise taşın kendiliğinden düşme olasılığının yarı yarıya olduğu söylenebilir. Bu büyüklükteki taşların bazıları kendiliğinden düşerken, bazı durumlarda ilaç tedavisinden yararlanılır. Bazı durumlarda ise ses ve şok dalgalarından yararlanılır. Ses dalgaları taşı kırarak daha küçük boyutlara getirir. Daha büyük taşların ise idrar kanalından kendiliğinden ya da medikal yöntemlerle düşme ihtimali oldukça zayıftır. Büyük boyutlu taşlar için çeşitli yöntemlerle dışarıdan müdahale gerekebilir.
Ses Dalgaları ile Taşları Kırma (ESWL)
Bu yöntemde dışarıdan ses ya da şok dalgaları verilerek taşın kırılması hedeflenir. Böbrek taşlarında da sıklıkla tercih edilen ESWL uygulamasında üreter taşlarının boyutları ve yeri büyük önem taşır. Böbrek çıkış noktasının yakınında ve üst kısımda bulunan taşlarda bu yöntemin başarılı sonuçlar verdiği söylenebilir. Mesanenin yakınında ve daha altta yer alan üreter taşları içinse genellikle endoskopik cerrahi yöntemlere başvurulur.
Üreteroskopi (URS)
Üreteroskopik litotripsi ya da kapalı üreter taşı ameliyatı olarak da bilinen yöntem, optik kamera yardımıyla idrar yoluna girerek hem taşın görüntülenmesi hem de aynı anda kırılarak temizlenmesi işlemini içeren cerrahi bir tedavi yöntemidir. URS sırasında üreter taşlarını kırmak amacıyla mekanik ve lazer olmak üzere iki farklı yöntem kullanılır. Pnömatik olarak da bilinen mekanik kırmada taşın kırıldıktan sonra taş parçalarının böbreğe geri kaçma riski bulunur. Bu nedenle, üreter taşlarını kum haline getirebilen lazer yöntemi günümüzde daha çok tercih edilen bir yöntem olarak karşımıza çıkar. Kum haline getirilen taş, idrar yoluyla atılır.Bazı durumlarda üreter taşı lazer yöntemi ile büyük parçalar halinde de kırılabilir. Bu durumda taşlar idrarla kendiliğinden atılamaz ve taş parçaları operasyon sırasında alınır. Genel olarak lokal anestezi altında gerçekleştirilen kapalı ameliyatta üreter taşı kırılınca ortaya çıkan parçaların idrar kanalından daha rahat geçmesi ve böbreğin hızla boşalıp normale dönmesi amacıyla hastalara kanca uçlu (Double J) stent de takılabilir. Bu stent genellikle 1-2 hafta kadar kalır ve sonradan basit bir kapalı işlem ile mesaneye girilerek alınır.
Üreter taşı için öncelikle deneyimli bir üroloji doktorunun muayenesi gerekmektedir.